Bir devam filmiyle daha
karşı karşıyayız. Serinin 2. filminden sonar 3.sü merakla beklenen "The
Hangover Part III" size yine keyif dolu bir komedi macera sunuyor.
Başrollerinde diğer 2 fimde de rol alan Bradley Cooper, Ed Helms, Zach
Galifianakis, Ken Jeong ve bu fimin görünce hoşunuza gideceğine inandığım John
Goodman rol alıyor.
Serinin önceki filmlerinden farklı olarak bu sefer bir bekarlığa veda partisi yok. Bu sefer başbelaları Mr.Chow yüzünden başları oldukça ağrıyacak. Filmin belki de en önemli karakteri olan Alan, babasını kaybettikten sonra kendi kişiliğini bulmaya çalışacak ve 16 yaşında bir çocuktan farkı olmayan davranışlarıyla yine izleyenleri çok şaşırtıp güldürecek.
Kısaca filmin konusundan bahsetmek gerekirse;
Kurt sürüsünün Bangkok'u birbirine kattığı o meşhur gecenin üzerinden iki sene geçmiştir. Phil, Stu ve Doug evlerinde kendi hallerinde, dertsiz ve 'olaysız' biçimde yaşamaktadırlar. Eski dosyalar kapanmış, dövmeler lazer ışınlarına teslim edilmiştir. Bela paratoneri Leslie Chow ise Tayland’da bir hapisanededir. Sürünün 3 erkeği neredeyse normal bir hayat sürerken, pek tabii Alan bu durumdan hiç memnun değildir.
Belalı gecelerden sonra Alan ilaçlarını almayı bırakmış ve kendisini doğasına bırakmıştır ki bu Alan için, sınırsız, sağduyusuz, filtresiz bir haya demektir! Kişisel bir krizin ortasına düşen kahramanımız en sonunda yardım almaya karar verir ama en önemli sorumluluk en iyi 3 dostunun omuzundadır!
"The Hangover Part III" $103.000.000’lık bütçesini çoktan çıkardı bile Amerika’da Mayıs 26’da vizyona giren film şimdiye kadar Amerika dahil tüm dünyada $272.837.370’lık gişesine karşın acılış haftası hasılatında diğer 2 filmin baya gerisinde kaldığını söyleyebiliriz.
Sean Penn ve Robert Downey Jr. John Goodman'a giden rol için düşünülen iki isimdi; ama bana soracak olursanız doğru seçim yapılmış.
Haftasonunuzu güzel bir filme değerlendirmek istiyorsanız ya da kafa dağıtmak için hangi filmi izlesem kararsızlığındaysanız işte tam size göre bir film "The Hangover Part III" şimdiden iyi seyirler dilerim.
Serinin önceki filmlerinden farklı olarak bu sefer bir bekarlığa veda partisi yok. Bu sefer başbelaları Mr.Chow yüzünden başları oldukça ağrıyacak. Filmin belki de en önemli karakteri olan Alan, babasını kaybettikten sonra kendi kişiliğini bulmaya çalışacak ve 16 yaşında bir çocuktan farkı olmayan davranışlarıyla yine izleyenleri çok şaşırtıp güldürecek.
Kısaca filmin konusundan bahsetmek gerekirse;
Kurt sürüsünün Bangkok'u birbirine kattığı o meşhur gecenin üzerinden iki sene geçmiştir. Phil, Stu ve Doug evlerinde kendi hallerinde, dertsiz ve 'olaysız' biçimde yaşamaktadırlar. Eski dosyalar kapanmış, dövmeler lazer ışınlarına teslim edilmiştir. Bela paratoneri Leslie Chow ise Tayland’da bir hapisanededir. Sürünün 3 erkeği neredeyse normal bir hayat sürerken, pek tabii Alan bu durumdan hiç memnun değildir.
Belalı gecelerden sonra Alan ilaçlarını almayı bırakmış ve kendisini doğasına bırakmıştır ki bu Alan için, sınırsız, sağduyusuz, filtresiz bir haya demektir! Kişisel bir krizin ortasına düşen kahramanımız en sonunda yardım almaya karar verir ama en önemli sorumluluk en iyi 3 dostunun omuzundadır!
"The Hangover Part III" $103.000.000’lık bütçesini çoktan çıkardı bile Amerika’da Mayıs 26’da vizyona giren film şimdiye kadar Amerika dahil tüm dünyada $272.837.370’lık gişesine karşın acılış haftası hasılatında diğer 2 filmin baya gerisinde kaldığını söyleyebiliriz.
Sean Penn ve Robert Downey Jr. John Goodman'a giden rol için düşünülen iki isimdi; ama bana soracak olursanız doğru seçim yapılmış.
Haftasonunuzu güzel bir filme değerlendirmek istiyorsanız ya da kafa dağıtmak için hangi filmi izlesem kararsızlığındaysanız işte tam size göre bir film "The Hangover Part III" şimdiden iyi seyirler dilerim.
Yorum Gönder